fikra bölmü

Huriye - Düriye - Nuriye


Huriye, Nuriye ve Düriye 75-80 yaşlarında, çok eski üç arkadaştır.
Bir gün Huriye Nuriye'ye telefon eder ve Düriye'ye gitmeye karar verirler ve giderler.


Biraz muhabbetten sonra Düriye kahve yapar ve içerler.
Biraz sonra Düriye yine "Ay kusura bakmayın unuttum,
birer kahve yapayım da içelim" der...


Huriye ve Nuriye birşey demezler ve içerler.

Aradan biraz zaman geçer.

Düriye yine "size bir kahve bile yapmadım hemen yapayımda içelim" der ve
yapar getirir.


Bizimkilerde yine itiraz yok.

Akşama doğru Huriye ve Nuriye kalkarlar, yola düşerler.
Yolda bastonları ile yavaş yavaş yürürken aralarında şu konuşma geçer;


Huriye : "Kız Nuriye, gördün mü Düriye'yi..!!!
Ne kadar pinti olmuş...


Bize bir kahve bile ikram etmedi"

Nuriye : "Kıızzz Düriye'yi ne zaman gördün?? "


---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
---------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

NASRETTIN HOCA - SENDE HAKLISIN

Kadilik yapmakta olan Hoca davaliyi dinler, "Haklisin!" der.
Davaci hemen atilir ve olayi uzun uzun anlatir.

Dikkatle dinleyen Hoca ona dönerek, "Sen de haklisin!" deyince,
yardimcisi Hoca'ya, "Hocam ikisine de hakli dediniz,
bunlardan biri haksiz olmali." Hoca düsünür ve yardimcisina,
"Dogrusu sen de haklisin!" diye karsilik verir.


---------------------------------------------------------------
---------------------------------------------------------------

Yılın Hazır Cevap Ödülleri

Mansiyon Ödülü



Hava Yollarında yemek servisi zamanı.
Hostes en öndeki adama kibarca gülümseyerek sordu:

- Yemek ister misiniz efendim?
Kendini lokantada zanneden yolcu servis masasına baktı:
- Seçeneklerim neler?
Hostes yine kibarca gülümseyerek seçenekleri sundu:
- Evet veya hayır.


3.'lük Ödülü

Bir alışveriş merkezindeyiz. Yaşlı bir hanım tavuk reyonunda
bir türlü istediği kadar büyük bir tavuk bulamayınca,
onu izleyen reyon görevlisine söylendi:

- Bu tavukların daha büyük olmaları mümkün değil mi?
Görevli tonton teyzeye takılmadan edemedi:
- Mümkün değil teyze, onlar ölü.

2.'lik Ödülü

Kamyon sürücüsü "Dikkat, alçak köprü." İkaz levhasını
fark ettiğinde iş işten çoktan geçmişti. Olanca hızıyla üst
köprüye bindirdi ve orada sıkıştı kaldı. Arkasında kilometrelerce
araç kuyruğu oluştuktan sonra trafik/kurtarma ekibi nihayet geldi.
Kurtarıcı işine başlarken polis de gözleri sıkışmış kamyonda,
sürücüye yaklaşarak söze girmiş olmak için sordu:

- Köprüye sıkıştınız, he?
Sürücü canı burnunda homurdandı:
- Yo, köprü taşıyordum, mazotum bitti.

1.'lik Ödülü


Trafik kuralı ihlali yapan kimsenin çıkmadığı u
zun bir nöbetin sonunda polis nihayet aşırı hız yapan bir aracı durdurdu.
Sürücü camı açtı.
Ruhsat ve ehliyetini uzattı.
Polis ceza makbuzunu cebinden çıkarırken keyifle gülümsedi.

- Sizi bütün gün bekledim.
Sürücü nasıl olsa cezamı öyle ya da böyle çekeceğim rahatlığıyla,
iç çekerek cevap verdi.

- Anlıyorum memur bey. Elimden geldiği kadar hızlı
gelmeye çalıştım ben de.

Polis, dakikalar süren gülmesi kesilmeyince adama eliyle git,
git işareti yaptı ve adam cezadan kurtuldu.







 
Heute waren schon 2 Besucher (3 Hits) hier!
Diese Webseite wurde kostenlos mit Homepage-Baukasten.de erstellt. Willst du auch eine eigene Webseite?
Gratis anmelden